Jineolojî Rojavada Devrime Rengini Veriyor

Gülan Botan

KOBANÊ – Kadın bakış açısı ile geliştirilen sosyal bilim olan Jineoloji, Rojava’da son iki yıl içinde temel bir alan olarak kendini örgütlüyor. Kentlerde seminer ve eğitimlerle başlayan jineoloji çalışmaları, Kuzey Suriye Federasyonu’nda eğitim müfredatına girdi, Rojava Üniversitesi’nde ise kürsü oluşturdu ve Rojava Jineoloji Akademisi’ne dönüştü. Akademi üyesi Zozan Sima, “Milliyetçiliğin, dinciliğin ve cinsiyetçiliğin bölgemizde yarattığı yıkımı bundan bağımsız ele alamayız. Kadın bilimi tüm bunların panzehiri olacak” dedi.

Rojava Devrimi kadın bakış açası ile her geçen gün kendini daha fazla kurumsallaştırıyor. Sosyal bilimlerde kadın bakış açısı ile dönüşümü yaratmayı hedefleyen Jineoloji’de kendini devrim topraklarında yaygınlaştırıyor. 2015 yılından bu yana Mezopotamya Sosyal Bilimler Akademileri’nde eğitimleri verilen Jineoloji ayrıca Kuzey Suriye Federasyonu’nun eğitim siteminde liselerde ders müfredatına da girdi. Ayrıca Kobanê, Derik, Girke Lege ve Amude gibi kentler dahil 150 eğitmene eğitici dersi vereyen Jineoloji birimi geçtiğimiz günlerde Rojava’da kendini akademi olarak örgütledi. Rojava Jineoloji Akademisi, birçok kentte eğitim ve seminerlerle kadın bakış açısı ile toplumsal dönüşümün nasıl gelişeceğini anlatıyor ve eğitimlerle bunu pekiştirmeye çalışıyor. Kadınların büyük bir ilgiyle karşıladığı Jineoloji Akademesi’nin 2017’deki planları arasında ise Rojava Jineoloji Konferansı gerçekleştirmek var. Yine önümüzdeki yıl Rojava Üniversitesi’nde Jineoloji kürsüsü oluşturulacak ve bu kürsüde eğitim verecek olan öğretmenler yetiştirilecek.

‘Kadın olmayan bilim toplumu sakatladı’

Jineoloji Akademesi’nin çalışmaları hakkında bilgi veren Zozan Sima, bilimin kadınsız gelişmesinin sadece kadınların sorunu olmadığını tüm toplumu sakatladığını söyledi. Zozan, “Jineoloji sosyal bilimlerde kadın bakış açısı ile dönüşüm yaratma hedefiyle çalışma yürütüyor. Sosyal bilimlerde kadının yerinin olmaması sadece kadınlar açısından sorun yaratmıyor. Toplumsal sorunların çözümsüzlüğünde de sosyal bilimlerin pozitivist karakteri de belirleyicidir. Milliyetçiliğin, dinciliğin ve cinsiyetçiliğin bölgemizde yarattığı yıkımı bundan bağımsız ele alamayız. Kadın bilimi tüm bunların panzehiri olacak bilginin ve bu bilginin yaşamın her alanına yansımasının ifadesi olacak.
Kadınların binlerce yıllık deneyimine ve güncel olarak da yürüttükleri direniş ve elde ettikleri kazanımlara dayanacak. Rojava ve Suriye alanı Jineoloji çalışmaları açısından stratejik bir alan. Neden stratejik denilirse buradaki devrimin en önemli özelliği uluslararası karakterde bir kadın devrimi olarak şekillenmesidir. Kadınlar burada çok kısa sürede çok köklü gelişmeler, kurumlaşmalar, kazanımlar elde ettiler” diye konuştu.

‘Rojava ve Suriye’nin geleceği için…’
Rojava ve Suriye’nin geleceğinin kadın özgürlüğünde olduğunu kaydeden Zozan, “Rojava ve Suriye toplumunda kadın özgürlüğü konusunda ortaya çıkan kazanımlar Jineoloji ihtiyacını bizlere daha da derinden hissettiriyor. Çünkü bu devrimin bilimsel çalışmalarla, sosyolojik araştırmalarla daha da güçlendirilmesine ihtiyaç var” diyen Zozan, Devrimin değerlerinin savunulup geliştirilmesi kadın özgürlüğü konusundaki gelişmelerle bağlantılı. Şimdiye kadar elde edilen kazanımların akademik ifadeye kavuşturulması ihtiyacı vardır. Bu konuda Reber Apo’nun yirmi yıllık emeği, özgürlük mücadelesinin yarattığı değerler ve devrimle birlikte oluşan kadın örgütlülüğünün tüm sistem karşıtı hareketler ve kadın özgürlük hareketlerinin faydalanabilecekleri bir kaynak haline getirilmesi gereği var. Henüz bunlar yeterince akademik araştırmaya, bilimsel teze ve projelere konu olmuş değil. Jineoloji ile bunu geliştirme çabamız olacaktır. Rojava devrimi ile kadın özgürlüğü konusunda tüm görevler başarılmış, tüm sorunlar çözülmüş gibi yaklaşmak kendimizi yanıltmak olur. Günlük olarak binlerce yıllık ataerkil kurum ve anlayışları dönüştürmemiz gerekiyor. YPJ, kadın asayişlerinin, malên jinların, kongra starın örgütlü gücü bu konuda önemli sonuçlar yaratıyor. Ancak hala da boşluk bulduğu anda erkek egemenliği çeşitli biçimlerde ortaya çıkabiliyor. Diğer önemli bir konu ise kapitalist modernitenin çok yönlü saldırılarılar yaratmak istediği toplum kırıma karşı toplumu savunabilme görevidir. Bu konuda da sorunların olduğunu ifade edebiliriz. Kendi kültürel ve tarihsel mirasının bilincinde olma, toprağı ve kültürüne bağlılık yerine kapitalist modernitenin yaşam kültürüne özendirme temelinde rojava üzerinde yoğun bir özel savaş faaliyeti yürütülüyor. Yaşanan ağır savaş ve savaşın yarattığı travmalar üzerinden göç ve mültecileşme ile insanların Avrupa’ya özendirilmesi karşısında da bir mücadele yürütülüyor. Devrimin etik-estetik değerlerini açığa çıkarma sorumluluğu da jineolojinin gündemine aldığı konular olmaktadır. Jineolojinin Rojavada yaratacağı gelişmeler ve elde ettiği veriler Ortadoğu ve tüm dünyadaki kadınlar açısından bir kaynak olacak. Neyin kaynağı diye sorulacak olursa kadın devriminin dayanacağı sosyal bilim anlayışının kaynağı diyebiliriz’ şeklinde konuştu.

‘Her alanda jineoloji eğitim ilgiyle karşılanıyor’

Son iki yıl içinde çok önemli çalışmalara imza attıklarını kaydeden Zozan, ders müfredatı ve akademilerden okutulan dersler dahil bir çok alanda Jineoloji’nin kendini örgütlendiğini kaydetti. Zozan yaptıkları çalışmaları şöyle sıraladı: “Jineoloji çalışmalarına Rojava alanında son iki yılda kurumlaşma, örgütlenme ve eğitime ağırlık biçiminde gelişti diyebiliriz. Rojava Jineoloji Akademisi 2016 yılında Kuzey Suriye Federasyonu ve Rojava’da eğitim başta olmak üzere ekonomi, etik-estetik, ekoloji, politika, demografya, sağlık alanlarında çok yönlü bir çalışma yürütmüştür. 2016 yılı boyunca yürüttüğümüz çalışmalarda rojava devrimi ile jineoloji arasındaki ilişkiyi kavratmaya çalıştık. Rojava toplumunda buna yoğun bir ilgi ve beklenti gerçekleşti. Bu beklentiyi karşılamak üzere Kongra Star’ın örgütlü olduğu 9 şehirde seminerlerle işe başlanıldı. Rojava’da çok sayıda akademide jineoloji dersleri verildi. Başta kadın akademileri olmak üzere Rojavadaki tüm akademilerde jineoloji ders olarak işlenmektedir. Siyasi, sosyal, ekonomi, kültür, gençlik, asayiş, kültür akademilerinin yanı sıra YPG-YPJ, asayiş, erka xwe parastıne gibi askeri akademilerde de jineoloji dersleri verildi. Yani jineolojiyi sadece kadınlara değil, erka xwe parastıne tümden erkeklerden oluşan bir yapılanma ancak onların eğitimlerinde de jineoloji ders olarak görülmektedir. Eğitim alanında orta ve lise eğitim düzeyindeki okullarda müfredatta yer alan jineoloji dersinin materyalleri hazırlanmıştır. Okullarda jineoloji dersinin nasıl verilmesi gerektiği konusunda öncesinde tartışmalar yürütülmüştür. Bütün akademilerde jineoloji dersinin programda yer alması yönünde yoğun bir çaba sarfedilmiş ve pozitivist bilim anlayışına eleştirel bir yaklaşım esas alınmıştır. Akademilerde jineoloji derslerinin görülmesi ile jineoloji eğitmenleri ihtiyacıyla bağlantılı eğitimcilerin eğitimi devreleri Kobanê, Derik, Girke Lege ve Amude’de örgütlendirilmiştir. Yaklaşık 150 eğitmene jineoloji dersi verilmiştir. Jineoloji Akademisi’nde 17 kişilik bir eğitim devresine bir ay boyunca jineoloji dersleri verilmiş, bu oldukça verimli bir sonuç ortaya çıkarmıştır. Akademi devresinden mezun olan genç kadınlar çalışma grupları biçiminde eyaletlerde sorumluluk yüklenmişlerdir.

2015 yılından bu yana jineoloji Mezopotamya Sosyal Bilimler Akademilerinde ders olarak görülmekteydi. 2016 yılında da bu derslere devam edilmiştir. Ayrıca 2016 yılıyla birlikte liselerde de jineoloji ders müfredatlarında yer almaya başladı. Mevcut durumda Afrin ve Kobani kantonlarında liselerde jineoloji dersleri verilmektedir. Rojava Suriye de demokratik ulus perspektifi ile devletsiz bir yönetim şekillendirilmeye çalışılıyor. Bu nedenle çok yoğun sistem inşa çalışmaları yürütülüyor. Kadının toplumsal sözleşmesi üzerine dört hafta süren atölye çalışmaları yürütüldü. Bunun yanı sıra tüm inşa çalışmalarında kadın özgürlüğü belirleyici olduğu için demokratik kuzey suriye federasyonunun toplumsal sözleşmenin tartışmalarına, ekonomik alandan, eğitim alanına, toplumsal adalet sistemine kadar bir çok konuda yürütülen toplantı ve tartışmalarda kurum olarak aktif bir katılım sergilendi. Bunların yanı sıra çeşitli konferans ve forumlarda da jineoloji anlatan sunumlar yapıldı.”

Jineoloji Konferansı hazırlıkları

2017 yılında çalışmalarını daha kurumsallaştırarak devam edeceklerini ve Jineoloji Konferansı düzenlemeyi planladıklarını aktaran Zozan şunları dile getirdi: “Bir yandan savaş, bir yandan çok yönlü sistem inşanın yürütüldüğü ve giderek daha geniş bir alana yayılan rojava devrimi bizim de sorumluluk ve görevlerimizi ağırlaştırıyor. Jineolojiden beklentiler de yoğun. Sistem inşası kapsamındaki her çalışmada jineolojinin görüş ve önerilerinin yer bulması isteniliyor. Bu konuda daha donanımlı olabilmek açısından kurumlaşma ve örgütlenmemizi geliştirme ihtiyacımız var. Jineoloji akademisini bir model olarak geliştirmek için bir tartışma süreci içindeyiz. Bununla birlikte Rojava-Suriye çok hızlı sosyolojik değişimler yaşadı. Bu sosyolojik değişimlerin kadın bakış açısı ile değerlendirilmesi bir ihtiyaç olarak ortaya çıkıyor. Demokratik, ekolojik, kadın özgürlükçü bir toplumsal dönüşümü sağlayacak sosyolojik araştırmalar yapmayı hedefliyoruz. Ayrıca Rojava Üniversitesi bünyesinde açılacak Jineoloji Bölümü’nün hazırlık çalışmaları yürütülerek bu bölümün açılmasını sağlamak da önümüzdeki dönem hedeflerimiz arasında yer alıyor.

Savaşın ve ağır toplumsal sorunların etkilediği kadınlara özgür yaşam alanı oluşturma temelinde JINWAR kadın köyü projesinde de Kongreya Star ve Özgür Kadın Vakfı ile birlikte yer aldık. Bu projenin gerçekleşmesi için önümüzdeki dönemde yoğun bir çalışma içerisinde olacağız. Yürüttüğümüz ve hedeflediğimiz bu çalışmaların sonuçlarını değerlendirip yeni hedefler belirleyeceğimiz Rojava Jineoloji Konferansını da 2017 yılı içerisinde gerçekleştirmeyi hedefliyoruz.”

Bunları da beğenebilirsin